giovedì 19 giugno 2008

Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe...

Hafta bitmedi ama ben bittim...

- Pazartesi günü yok yere gittim okula aslında, gittim 1 saat sonra döndüm. Kafama sıçayım.

- Salı gününü çok güzel geçirmekti amacım. Gitmeyecektim okula. Akşam 10'da arkadaş arayıp yarın kesin gelmen lazım elektronik'ten ödev verecekmiş hoca demesiyle yığıldım kaldım sokağa, çocuğum öldü sanki o derece. Gittim Salı okula 3. ders, bişey anlamadan döndüm eve yine 1 saat sonra. Mal bi gündü yine tabii bu da.

- Çarşamba günü, okuldan çıktık yola ver elini Beykoz dedik. Denizde Canlı Kalma eğitimi şeysine katılmak mecburiymiş. Tamam güzel katıldık. Sıcakta Tuzla'dan Beykoza nerden baksan 1.5 saat gidiş. Orada o sıcağın altında kışın giysen üşümeyeceğin osuruktan tatbikat elbiseleri kafada baret elde eldiven derken, kendimi filikada kürek çekerken buldum falan. Servisle dönerken attım e-5'te kendimi Bostancı Köprüsüne. Gideyim migrosa şöyle bi kola mola cips alayım dedim. Kasanın önüne geldim. Önümde bir (afedersiniz) ''karı'' ama öyle böyle değil. Arka taraf isviçre alpleri sanki. Şarap şişesi standıyla, kasaların arasında bu ''karı'' kişisi. Kulağımda kulaklık heavy metal damarlarıma işlemiş, ona rağmen 3 kere pardon dedim. ''Karı'' hala dedikoduda. Duymadı. Darlandım. Sırtımda çantayla tam yol ileri dedim şişelere bir koydum, kadehi şişeyi kırdım hakkaten. 2 şişe migrosun kendi imal ettiği beyaz şarabı yerle yeksan ettim. Önümdeki ''karı'' ya da çok fena sövdüm sesli sesli. Tekrardan sövüyorum bunları yazarken. Gitsin spor falan yapsın. Şarapların parasını tabiiki vermedim. Bombok bir gündü özetle.

- Perşembe, yani bugün sabah 9 da Yangın Eğitim dersimizdeydik efendim. Denizin kıyısında terkedilmiş pislikten bok götüren bir yerde Güzelyalı sınırları içerisinde. Yine üzerimize kışın giysem üşümeyeceğim iki katlı yangın üniformalarını, kafamıza kasketleri taktık. Geberiyorum ama sıcaktan öyle böyle değil. Neyse hortumu taktık,birleştirdik. Nozulu tutma sırası bana geldi aldım elime öyle havaya suya püskürtüyorum tatbikat hesaabı. Kronik cenabet ruhum hayır Safa bu olmamalı dedi adeta, Nozul, hortumla adeta vedalaştı nozul yerde hortum elde kafa göz su. Allah belanı versin nozul gibi. Sırılsıklam oldum, kum oldum. Eve geldim. Akşama yine migrosa gidip bir kaç şişe şarap kırmaktır niyetim. Çok zevkli tavsiye ederim

1 commento:

Ömer ha detto...

Salı gününü çok güzel geçirmekti amacım.
***
Bir insanoglu gununu kotu gecirme amaciyla gune baslar mi ? Baslamaz. O halde bu cumlenin anlami var mi? Yok..
Ulan ne adamsin ya :)